3 Mart 2010 Çarşamba

İlginç Dialoglar.

İşte buna inanmadı yazar.
Ellibeşinci kattan aşağı tükürme hissi nasıldır biliyomusun ? Bende bilmiyorum.
Katlarda gezindiğimden şüphe edebilecek bi yazar, belki de şüphelenmiyordur. kim bilir...
Masraftan kaçınmıyor hiç.Herşey mükemmel olmalı o an.Büyü bozulmamalı mesela.Martılar onun için ötüyor çığlık çığlığa.Denizin dalgasından çıkan ses öyle kışkırtıcı ki büyüleniyorsun.
İnsan denizi kışkırtır mı ?
Nasıldır o döngü ?
Bilen söylesin.
- Evet son 3o sn.
3o........11 1o 9 .....3 2 1 ve motor.
-Elimi hiç bırakma demiştin ya
-Evet?
-O eli bıraktım ben aslında
-Nasıl yani ? -İşte böyle.

(Elini bırakır ve bakar bi süre , banka oturur , denizi izler, fon müziğini kendi yapar hatta bknz :lalala: )

Adam yaklaşır banka.Konuşmaz.Ama bulutlar sorar soruyu.
-Az önce yaptıgından ne anlamalıyım ?
-Artık ayrı hayatlar yaşarsak belki bizim için en iyisi budur.
Ayrı bireyler olarak ha?
- Zaten aynı hayatı yaşamıyorduk ki
-Pardon o zaman ben yanıldım

(Sessizlik hakimdir uzunca bir süre )

-Bana ne demek istediğini acıkca söyle.
Elimi bırakma diyordum.Ama bıraktıgını söyledin.
-Yanlış birşey düşünmemeliydin aslında.Dalganın sesinden fırladı birden.Kurgu güzeldi.Şakaydı yani.
Adam gülümser , Kız konuşmaya devam eder.
-Belkide şaka değildi.
Tek sorun aynı kareye baktıgımızda aynı şeyleri hayal ettiğimize emin olamamam.

-Peki bu mümkünmüymüş ?
-Önemi yok.Ben emin olmak isterim.
-Cok zorsun.cok zor

Dalga banka kadar gelir.Büyü bozulur.
Kız ; - Kalkalım mı ?
-Neden ?
-Kalkalım mı değil pardon.Hadi gidelim.

Yürürler..Mutlu son mu bilmiyorum.Sonlar mutlu mu olmalı hep bunu da bilmiyorum.Hıı şimdi bunu okuyanlar ' 55.kat ne alaka peki ? 'dicek.İnanın bi fikrim yok.Olmak zorunda da değil. Size kalmış gerisi. Hadi sağlıcakla.

Hiç yorum yok: